MUVAZAA NEDİR, NE ŞEKİLDE KARŞIMIZA ÇIKAR?
Bir sözleşmenin türünün ve içeriğinin belirlenmesinde ve yorumlanmasında, tarafların gerçek amaçlarını gizlemek için yaptıkları işleme muvazaa denir. Başka bir anlatımla muvazaada amaç görünen hukuki işlemin sonuç doğurmaması ancak üçüncü kişiler bakımından geçerli bir işlem görüntüsü yaratmaktır. Muvazaada taraflar iradeleri ve beyanları arasındaki çelişkinin farkındadırlar.
Muvazaa iki şekilde karşımıza çıkabilir;
1– mutlak muvazaa: Tarafların aslında hukuki işlem yapmak gibi bir iradeleri yoktur ancak üçüncü kişileri aldatmak kastıyla görünürde bir işlem yapmalarıdır. Örneğin borçlunun hacizden mal kaçırmak için satış yapmış gibi yapması veya bir çiftin evlenmemelerine rağmen üçüncü kişileri kandırmak için evlenmiş gibi yapmaları
2– nispi muvazaa: Tarafların aralarında kurdukları bir sözleşmeyi kendi iradelerine uymayan ve dışa karşı yaptıkları başka bir işlem ile gizlemeleri şeklinde karşımıza çıkar. Başka bir deyişle gerçekte yapılacak bir işlem var fakat başka bir türde yapılmış gibi gösterilmektedir. Örneğin bağışlama yapacak kişinin bunu gizlemek için aslında satış yapıyor gibi gözükmesi.
Muvazaalı sözleşmelerde görünürdeki işlem geçersizdir, kesin hükümsüzdür. Muvazaa nedeniyle geçersiz olan bir sözleşme, belli bir zaman geçmesi ile veya tarafların bu sözleşmeye onay vermesi ile geçerli hale gelmez. Bu geçersizlik her zaman ileri sürülebilir. Hakim önüne gelen bir uyuşmazlıkta re’sen (kendiliğinden) muvazaayı araştırabilir.
Muvazaalı sözleşmelerde arkadaki ,saklanmak istenen, sözleşmeler tarafların iradelerini uygun olduğu için geçerlidir. Ancak bu geçerlilik kanunun öngördüğü geçerlilik unsurlarını taşıyorsa mümkündür.
MURİS MUVAZAASI NE DEMEK?
Miras bırakan mirasçılardan belirli malları kaçırmak amacıyla bir takım kimseler lehine tasarrufta bulunmuşsa bu durumda muris muvazaasından söz edilir. Burada amaç mirasçıları aldatmaktır. Muris muvazaası nispi muvazaa türüdür.
Muris muvazaasından söz edebilmek için taşınmazın tapuya kayıtlı bir taşınmaz olması gerekir. Tapusuz taşınmazların zilyetliği devredilerek yapılan satışa karşı muvazaa yoluyla iptal istenemez. Ayrıca taşınır mallar için muris muvazaası söz konusu olamaz. Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur: Sözleşmeler hiçbir şekilde şartına bağlı olmadığından geçerlidir.
Örneğin miras bırakanın, üç mirasçısı olsun ve miras bırakan diğer iki mirasçıdan mal kaçırmak için aralarından birine ölmeden tüm malvarlığını tapuda satmış gibi olsun ama miras bırakanın asıl amacının bağışlama olduğunun taraflar arasında biliniyor olsun.
Yukarıdaki örnekten yola çıkıp muris muvazaasının unsurlarını açıklamak gerekirse: Görünürdeki işlem satıştır. Gizlenen işlem bağışlamadır. Aynı zamanda muvazaadan söz edebilmek için taraflar arasında bir de muvazaa anlaşmasının olması gerekmektedir. Bu anlaşmanın herhangi bir şekil şartı yoktur. Ayrıca muvazaa anlatması en geç görünürdeki işlemle beraber yapılmalıdır yoksa muvazaa oluşmaz. Son unsur ise mirasçıları aldatma kastının olmasısıdır, amaç mal kaçırmak olmalıdır. Mirasçıları aldatma kastı yoksa işlem yine muvazaa olur ancak muris muvazaası olmaz.
MURİS MUVAZAASI SONUCUNDA TESCİLİN İPTALİ DAVASI
Muris muvazaasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir bu yetki kuralı kesin yetki kurallarındandır, hakim tarafından re’sen dikkate alınır.
Miras bırakan mal kaçırmak amacıyla muvazaa yapmışsa her mirasçının dava hakkı vardır. Mirastan ıskat edilen kişi davacı olamaz. Muvazaalı işlemin yapıldığı tarihte mirasçı sıfatına sahip olmamakla birlikte sonradan bu sıfatı kazananlar da işlemin iptalini isteyebilirler.
Muris muvazaasına dayalı davaların herhangi bir hak düşürücü süresi veya zamanaşımı süresi yoktur.
Muvazaa nedeniyle tapu sicilinin düzeltilmesi için açılan davada davacı ve davalı taraf sözleşmenin tarafları ise bu iddaanın yani muvazaa iddiasının yazılı şekilde ispatı zorunludur ancak muris muvazaasında dava açan mirasçı ya da mirasçılar üçüncü kişi konumundaysalar muvazaayı her türlü delil ile ispat edebilirler
Yargıtay muvazaanın olup olmadığını tespit ederken şu ölçütlerden yararlanır: ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri , toplumsal eğilimleri , olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı kişinin alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki vb.
Muris muvazaası davasında ispat yükü kendisinde olan davacı, miras bırakan tarafından yapılan temlik için mirasçıdan mal kaçırma amacı ile yapıldığını ispatlamalıdır.
Muris muvazaası Sonucunda tapu iptal ve tescil davası ile birlikte ecrimisil de talep edilebilir.
SONUÇ
Yapılan yargılama sonucunda mahkeme muvazaa olduğunu tespit ederse tescilin düzeltilmesini emreder. Karar sonucunda tapu sicilindeki tescilin düzeltilmesi açıklayıcı niteliktedir.
Bilgi & İletişim:
Telefon | WhatsApp | 0 216 606 37 37 |
Adres | Fenerbahçe Mah. Fener Kalamış Cad. No:6/3 Kadıköy/İstanbul |
E – Posta | info@esen.av.tr |